1. Genus – Cinsiyet
İsimlerin cinsiyetini belirlemek için bazı küçük ipuçları:
Masculine - eril: günler, aylar, mevsimler, dağ adları (istisna: die Alpen), göller, -ich, -ig, -ling,-or, -el,-en -er takıları ile biten isimler.
Feminine - dişil: çiçekler, ağaçlar, -heit, -keit, -schaft, -tät, -ung, -in (sadece şahıslar), -ei, -ine,-ik, -ion (yabancı kelimeler: die Nation gibi), -en/n/-nen takıları ile biten isimler.
Neuter - neutral: şehir ve ülkeler (istisna: die Schweiz, die USA, v.s.), hotel, cafe ve tiyatro isimleri, -chen, -lein, -nis, -tum, -um, -ment takıları ile biten isimler.
2. Plural Form – Çoğul Biçimi
İsimlerin çoğulunu göstermek için Almancada beş takı durumu vardır:
- (değişiklik olmayanlar)
- e
- er
- (e)n
- s
İlk üç tipdeki bazı isimler çoğulda Umlaut (a -àae / ä) alabilir. Tekil artikellerde Almancada üç grup vardır: der, die, das, fakat çoğulda ayrım yoktur ve tüm çoğul isimler Nominativ (yalın hal) ve Akkusativ (i-hali) halde belirli artikel die alırlar. Belirsiz artikel "ein" ‚in çoğul şekli yoktur. Ancak diğer "kein" (keine) gibi "ein"-kelimeleri, mein, dein, ... gibi iyelik zamirleri (Possessivpronomen) de aynı şekilde ("meine, deine," vs.) biçiminde çoğul yapılabilir.
Yeni bir isim öğrenirken tekil ve çoğul hallerini mutlaka birlikte öğrenmek gerekir. İsimlerin çoğul hallerini tahmin etmek için tam ve kesin yollar yoktur, ancak aşağıdaki kurallar size yardımcı olacaktır.
Örnekler: Tip 1 (değişiklik olmayanlar): das Zimmer (die Zimmer), das Mädchen (die Mädchen)
Tip 1 (Umlaut alanlar): der Vater (die Väter), der Garten (die Gärten), der Bruder (die Brüder), die Mutter (die Mütter)
Tip 2 (-e): der Abend, der Monat, das Geräusch, das Telefon
Tip 2 (Umlaut alanlar): der Fuß (die Füße), der Stuhl, der Sohn, die Wand, die Hand
Tip 3 (-er): das Kind (die Kinder)
Tip 3 (Umlaut alanlar): der Mann (die Männer), das Wort, das Buch, das Haus
Tip 4 (-en/n/nen)
-en: der Professor (die Professoren), die Tür, die Uhr, das Bett.
-n: a) Tekilde sesli harfle biten isimler (çoğunlukla -e): die Adresse, die Straße, die Woche
b) Tekilde sessiz harfle biten isimler (çoğunlukla -r): die Nummer (die Nummern)
-n: N- isimleri: tüm isim hallerinde -n veya -en ile biten Maskulin-eril isimler (Nominativ Singular hariç: der Student -en, (den Studenten, dem Studenten, die Studenten), der Mensch-en, -en, der Junge-n,-n, der Nachbar-n,-n
-nen: Maskulin’den üretilen ve tekil halleri –in ile biten isimlerde kullanılır: die Studentin (die Studentinnen), die Amerikanerin, die Professorin.
Tip 5 (-s): yabancı isimler: das Auto, das Radio
3. Artikel – Artikeller
Almancada dilbilgisel cinsiyetin tanımlanması farklı biçimlerde şekillenmektedir. Dilbilgisel cinsiyeti tanımlamak doğal cinsiyeti tanımlamak kadar kolay değildir. Erkekler için çoğunlukla Maskulin olan Belirli Artikel der ’dir. Dişiler için çoğunlukla Feminin olan Belirli Artikel die’dir. Eşyalar daima Neutral değildir. Bazıları Maskulin, bazıları Feminin, ve bazıları Neutral olan Belirli Artikel das.
BESTIMMTER ARTIKEL – BELİRLİ ARTIKELLER
MASKULIN
NEUTRAL
FEMININ
PLURAL
der
das
die
die
UNBESTIMMTER ARTIKEL - BELİRSİZ ARTIKELLER
MASKULIN
NEUTRAL
FEMININ
PLURAL
ein
ein
eine
keine
4. Nominativ – Yalın Hal
Bir cümlenin öznesi (kim/ne ) yalın (Nominativ) haldedir. O çok çalışıyor. Bir cümlenin öznesini bulabilmek için KİM? (NE) sorularını sormak gerekir.
Bu durumda 'Kim (veya Ne)' çok çalışıyor? diye sorulur. Cevap: O.
Özne nedir (= Nominativ, i-hali) Şu cümlelerde?
Benim kardeşim pastırma yemektedir. Kim veya ne pastırma yemektedir? Benim kardeşim.
Benim oğlum Ahmet Yasin oynamayı sever. Kim veya ne oynamayı sever? Benim oğlum Ahmet Yasin.
Bu otomobil çok pahalı. Kim veya ne çok pahalı? Bu otomobil.
Şimdi Almanca!
Die Frau geht nach Deutschland. 'Wer oder was' geht nach Deutschland? Die Frau.
Das Kind spielt. 'Wer oder was' spielt? Das Kind.
Der Computer ist sehr teuer. 'Wer oder was' ist sehr teuer? Der Computer.
5. Akkusativ – İsmin i-hali
Bu cümleler tam mı?
Claudia sahip
O seviyor
O satın alıyor
Hayır, burada belirli nesne eksik.
Sind diese Sätze komplett?
Claudia hat
Sie liebt
Sie kauft
Nein, hier fehlt das direkte Objekt.
Claudia bir kediye sahip.
O kediyi seviyor.
O bir kuş satın alıyor.
Claudia hat eine Katze.
Sie liebt die Katze.
Sie kauft einen Vogel.
Türkçe’de olduğu gibi Almanca’da da farklı isim halleri vardır.
Türkçe’de özne ve nesne
Kadın burada mı?
O burada mı?
Sen kadını görebiliyor musun?
Sen onu görebiliyor musun?
Adam burada mı?
O burada mı?
Sen adamı görebiliyor musun?
Sen onu görebiliyor musun?
Özne (yalın) ile nesne (i-hali) arasındaki fark Türkçe’de isimlerde takılarla görülebilirken, şahıs zamiri durumunda cinsler arsındaki farklılık anlaşılamamaktadır. Buna karşın Almanca’da ise hem şahıs zamirinin hemde Akkusativ (i-hali) açıkça anlaşılmaktadır.
Maskulin
Neutral
Feminin
Plural
Nominativ
ein/der Hund
ein/das Tier
eine/die Katze
viele Tiere
Akkusativ
einen/den Hund
ein/das Tier
eine/die Katze
die Tiere
Feminin, Neutral ve çoğul isimlerin Artikelleri Nominativ (yalın) ve Akkusativ (i-hali) halde aynıdır.
Türkçe yalın ve i-halde zamirler:
Subjekt-Özne
ben
sen
o
o
o
biz
siz
onlar
KİM?
Objekt-Nesne
beni
seni
onu
onu
onu
bizi
sizi
onları
KİMİ?
6. Dativ - İsmin e-hali
Dativ (e-hali) dolaylı nesnedir ve Wem-Kime sorusuna cevap verir.
Ben kardeşime yeni bir bisiklet veriyorum. Ich gebe meinem Bruder ein neues Fahrrad.
Ben anneme çicek veriyorum. Ich gebe meiner Mutter Blumen.
7. Bestimmter Artikel und der-Wörter – Belirli Artikel ve der-kelimeleri
Belirli Artikel - Bestimmter Artikel
Eğer belirli kişi, hayvan, yer, olay, şey veya fikir hakkında konuşursanız belirli Artikeller kullanılır. Almanca’da ismin Artikeli ismin cinsiyeti, sayısı (tekil-çoğul), isim hali (Nominativ, Akkusativ, ..) ile uyum göstermelidir. Aşağıda gördüğünüz gibi çoğullar daima "die" almaktadır.
Maskulin
Neutral
Feminin
Plural
Nominativ
der
das
die
die
Akkusativ
den
das
die
die
Beispiel / örnek: Die Frau kauft den Computer.
der-Wörter / der-kelimeleri:
Dieser (bu=this one), jeder (her=every one), welcher (hangi=which one) çoğunlukla belirli artikel ile aynı takıyı alırlar ve daha önca belirtildiği gibi bunlara der-kelimeleri denir.
Maskulin
Neutral
Feminin
Plural
Nominativ
dieser
jeder
welcher
dieses
jedes
welches
diese
jede
welche
diese
jede
welche
Akkusativ
diesen
jeden
welchen
dieses
jedes
welches
diese
jede
welche
diese
jede
welche
Beispiel / Örnek: Diese Frau kauft diesen Computer.
8. Unbestimmter Artikel und ein-Wörter – Belirsiz Artikel ve ein-kelimeleri
Belirsiz Artikel - Unbestimmter Artikel
Eğer belirsiz kişi, hayvan, yer, olay, şey veya fikir hakkında konuşursanız belirsiz artikeller kullanılır.
Almanca’da ismin belirsiz artikeli de ismin cinsiyeti, sayısı (tekil-çoğul), isim hali (Nominativ, Akkusativ, ..) ile uyum göstermelidir. Aşağıda gördüğünüz gibi üç durumda ein aynı kalmakta takı almamakdadır.
İngilizce’den bildiğimiz a/an yerine Almanca’da ein kullanılır. Ein’in Negatif şekli kein (değil=not a, not (any), no) biçimindedir. Kein çoğulda sadece olumsuz olarak kullanılabilir. Akkusativ halde –e alır, keine.
Maskulin
Neutral
Feminin
Plural
Nominativ
ein
ein
eine
keine/meine
Akkusativ
einen
ein
eine
keine/meine
Zum Beispiel / Örneğin: Eine Frau kauft keinen Computer.
ein-Wörter / ein-kelimeleri
Ein ve kein ein-kelimeleridir. İyelik zamirleri (Possesivpronomen) de ein-kelimesidir ve tıpkı belirsiz artikel ein ve kein gibi kelimelerdir ve aynı takıları alırlar.
Örneğin, mein (benim)
Maskulin
Neutral
Feminin
Plural
Nominativ
(k)ein
mein...
(k) ein
mein...
(k) eine
meine...
keine
meine...
Akkusativ
(k) einen
meinen...
(k) ein
mein...
(k) eine
meine...
keine
meine...
Diğer iyelik zamirleri için aynı kurallar geçerlidir: dein (senin=your), sein (onun=his / its), ihr (onun=her), unser (bizim=our), euer (sizin=your, çoğul), ihr (onların=their), Ihr (sizin (tekil-çoğul nazikçe)=your).
Tüm iyelik zamirleri ein-kelimesidir ve bundan dolayı ein-kelimesi takısı alırlar.
SEIN kelimesinin iyelik zamiri olarak maskulinler için (der-artikelli kelimeler) "onun" ve neutrumlar için (das-artikelli kelimeler) "onun" anlamına geldiğini, ihr’in de femininler için (die-artikelli kelimeler) "onun" ve ayrıca 2. çoğul zamirin iyelik hali olan "onların" anlamına geldiğini unutmayınız !!!!!???????
9. Alle Fälle- Tüm Haller
NOMINATIV, AKKUSATIV, DATIV, GENITIV
Belirli Artikeler:
Maskulin
Neutrum
Feminin
Plural
Nominativ
der
das
die
die
Akkusativ
den
das
die
die
Dativ
dem
dem
der
den +-n
Genitiv
des
des
der
der
Die Frau kauft den Computer.
Die Frau kauft dem Kind den Computer.
der-Wörter:
Maskulin
Neutrum
Feminin
Plural
Nominativ
dieser
jeder
welcher
dieses
jedes
welches
diese
jede
welche
diese
jede
welche
Akkusativ
diesen
jeden
welchen
dieses
jedes
welches
diese
jede
welche
diese
jede
welche
Dativ
diesem
jedem
welchem
diesem
jedem
welchem
dieser
jeder
welcher
diesen
jeden
welchen +-n
Genitiv
dieses
jedes
welches
dieses
jedes
welches
dieser
jeder
welcher
dieser
jeder
welcher
Diese Frau kauft diesen Computer.
Diese Frau kauft diesem Kind diesen Computer.
10. Präsens von „sein“- sein’in Şimdiki Zaman çekimi
ich bin
wir sind
du bist
ihr seid
er/es/sie ist
sie sind
Sie sind - Siz (formal)
"sein" fiilini çekerek yerleştiriniz.
Die Studentin / sie
aus Kanada.
Der Student / er
aus den USA.
Meine Freunde / sie
aus der Schweiz.
Thomas und Irene / sie
aus Österreich.
Amanda und ich / wir
aus Mexiko.
Herr und Frau Müller / sie
aus Deutschland.
Das Kind / es
aus China.
11. Präsens – Şimdiki Zaman
Almanca’da fiilin mastar hali -en, nadiren de -n; taılarından oluşmaktadır: lernen, spielen, tun. Şimdiki zamanın tüm şekillerinde takı vardır. Fiil kökü değişmez, ancak çekim eki değişir:
Singular:
Plural:
ich lerne
wir lernen
du lernst
ihr lernt
er/es/sie lernt
sie lernen
Sie lernen
Çoğul 1. ve 3. şahıs çekimi daima fiilin mastar haline eşittir; wir lernen, sie lernen-wir tun, sie tun, Sie tun.Eğer fiil kökü d ( "finden" gibi) veya t ( "arbeiten" gibi), veya gn ("regnen" gibi) ile biterse, o zaman çekim eklerin st ve t’den önce kaynaştırma e takısı gelir.
Singular:
Plural:
ich finde
wir finden
du findest
ihr findet
er/es/sie findet
sie finden
Sie finden
Singular:
Plural:
ich arbeite
wir arbeiten
du arbeitest
ihr arbeitet
er/es/sie arbeitet
sie arbeiten
Sie arbeiten
Eğer kök s, z, veya ss o zaman 2. tekil şahısda st olmaz ve t :
Singular:
Plural:
ich heisse
wir heissen
du heisst
ihr heisst
er/es/sie heisst
sie heissen
Sie heissen
12. Perfekt
'haben' ve 'sein' fiillerinden birir ve esas fiilin üçüncü halinden yapılan bir geçmiş zamandır.
Ich habe gespielt.
Du hast getanzt.
Sie hat gekauft.
Wir haben gespielt.
Ihr habt gespielt.
Sie haben gespielt.
Sie haben gespielt.
Hareketli fiillerde : “sein”
Ich bin gegangen.
Du bist gefahren.
Sie ist geblieben.
Wir sind gewachsen.
Ihr seid gefahren.
Sie sind gegangen.
Sie sind geblieben.
Düzenli ve zayıf fiillerde fiilin üçüncü hali: ge- kök -t örnek: gespielt; getanzt, gemacht; gekauft
-ieren ile biten fiillerin köküne –t eklenerek yapılır: örnek: diskutieren> diskutiert;studieren --> studiert
Ich habe Deutsch studiert. Wir haben lang diskutiert.
Kuvvetli fiillerde fiilin üçüncü hali şu şekildedir: ge - kök -en örnek: gefahren; gekommen
"en" takısı mastar haliyle aynı olduğundan, mastarın başına sadece ge- eklemeniz yeterlidir.
13. Modalverben – Tarz Fiiller
Modal fiiller esas fiilin anlamında değişiklik yapar. Onlar, yetenek (können-ability), zorunluluk (müssen-necessity), izin (dürfen-permission), hoşa gitme (mögen-liking / fondness), istek (wollen-desire), dıştan gelen zorunluluk (sollen-obligation) durumlarını ifade etmeye yarar. Şimdiki zamanda modal fiiller:
können
müssen
wollen
ich
kann
ich
muss
ich
will
du
kannst
du
musst
du
willst
er/es/sie
kann
er/es/sie
muss
er/es/sie
will
wir
können
wir
müssen
wir
wollen
ihr
könnt
ihr
müsst
ihr
wollt
sie/Sie
können
sie/Sie
müssen
sie/Sie
wollen
dürfen
sollen
mögen
ich
darf
ich
soll
ich
mag
du
darfst
du
sollst
du
magst
er/es/sie
darf
er/es/sie
soll
er/es/sie
soll
wir
dürfen
wir
sollen
wir
mögen
ihr
dürft
ihr
sollt
ihr
mögt
sie/Sie
dürfen
sie/Sie
sollen
sie/Sie
mögen
En önemli kurallar şunlardır: Sadece sollen’in kökü çekimde değişmez.
1. Cümlede modal fiil bulunduğunda esas fiil mastar olarak en sonda bulunur.
Er muss Klavier spielen. Ich will eine Weltreise machen. Du sollst nach Hause fahren.
Können modal fiili bir istisnadır ve dille ilgili kullanıldığında esas fiil olmadan kullanılabilir.
Ich kann Deutsch. Sie kann Englisch. -- 'sprechen' fiili modalın içinde gizlidir.
2. Modalları kökü "sollen" hariç tüm tekillerde değişir.
Ich will Klavier spielen. Ich darf Kaffee trinken.
3. Modallar 1. ve.3. tekil (ich- ve er/es/sie) şahıslarında takı almazlar.
Ich will Gitarre lernen. Er kann Spanisch. Sie soll Japanisch lernen.
mögen - möchten
"Mögen" birini veya birşeyi sevdiğini ifade etmek için kullanılır.
"Möchten" birşeyi istediğini nazikçe ifade etmek için kullanılır. (Ich will’den haha nazik bir ifade.)
14. Adjektivendungen nach der-Wörter– Der-kelimelerinden sonra sıfat takıları
Maskulin
Neutral
Feminin
Plural
Nominativ
alte
alte
alte
alten
Akkusativ
alten
alte
alte
alten
Dativ
alten
alten
alten
alten
Genitiv
alten
alten
alten
alten
Die alte Frau kauft den alten Computer.
Die alte Frau schenkt dem kleinen Kind den alten Computer.
Der alte Computer der alten Frau ist kaputt...
Ein-kelimelerinden sonra sıfat takıları
Maskulin
Neutral
Feminin
Plural
Nominativ
alter
altes
alte
alten
Akkusativ
alten
altes
alte
alten
Dativ
alten
alten
alten
alten
Genitiv
alten
alten
alten
alten
Eine alte Frau kauft einen alten Computer...
der- veya ein-kelimesini takip etmeyen kelimeler der-kelimelerinin takılarını alırlar (istisna: Tekil Genitiv Maskulin ve Neutrum).
Maskulin
Neutral
Feminin
Plural
Nominativ
guter
gutes
gute
gute
Akkusativ
guten
gutes
gute
gute
Dativ
gutem
gutem
guter
guten
Genitiv
guten
guten
guter
guter
Guter Wein und gutes Bier sind sehr teuer...
15. Wie verneint man mit „nicht“ – „nicht“ ile nasıl olumsuzluk yapılır
Almanlar evet / hayır sorularına cevap vermek için nein kullanırlar. Almanlar birşeyin öyle olmadığına cevap vermek için nicht kullanırlar. Nicht’in cümledeki konumu farklılık gösterir.
1. Bir yerden önce nicht, orada olmadığını vurgular.
1. Nein, ich bin nicht aus Augsburg.
- Hayır, ben Augsburg’dan değilim.
2. Nein, Peter ist nicht im Büro.
- Hayır, Peter büroda değil.
3. Nein, Susi ist nicht hier.
- Hayır, Susi burada değil.
4. Nein, wir fliegen nicht nach Hawaii.
- Hayır, biz Havai’ye uçmuyoruz.
2. Olumsuzlanmak istenen özel kelimelerden önce nicht:
Das Bier ist nicht gut.
- Bira iyi değil.
Ich heiße nicht Martin!
- Benim adım Martin değil.
Das Wetter ist nicht schön!
- Hava güzel değil.
Der Pullover ist nicht rot.
- Kazak kırmızı değil.
16. Wörterstellung - Kelime dizilişi
Basit Cümle:
Almanca’da yüklem daima 2. sıradadır.
Wir gehen ins Kino. Heute gehen wir ins Kino.
Not edin: 'ja', 'nein', 'und', 'aber', 'oder', 'denn' ve 'sondern' cümlenin elemanı sayılmaz ve bu nedenle yer tutmazlar, cümle dizilişini etkilemezler.
Ja, wir gehen oft ins Kino. Aber heute gehen wir in die Disco.
Sorularda:
Evet (ja) veya hayır (nein ile yanıtlanabilecek sorular fiil (yüklem) ile başlar:
Geht ihr oft ins Kino? Bist du Amerikanerin? Regnet es heute?
Bir bilgi içeren ve evet-hayır ile yanıtlanamayan sorular Interrogativ (wann, warum, was, wer, wie, wieviel, wie viele, wo, woher, wohin) soru kelimelerinden biriyle başlar ve bundan sonra hemen fiil gelir:
Warum geht ihr gern ins Kino? Wo ist die Disco? Wo regnet es oft?
Zaman ve Yer - Zeit und Ort
Eğer cümle zaman ve yerle ilgili ifade içeriyor ise, daima önce zaman gelir:
Ich arbeite heute im Supermarkt. Sie geht morgen in die Kneipe.
17. WOHIN (Nereye) - WOHER (Nereden) 1-Präpositionen
W O H I N ?
W O H E R ?
Wohin rennt der Hase?
Tavşan nereye koşuyor?
Woher kommt der Hase?
Tavşan nereden geliyor?
Dativ
aus
(ülke, şehir) -den, -dan - out of, from
außer
dışında, haricinde - except, besides
bei
yanında - at, near, at someone's place
mit
birlikte, beraber - with, by
nach
(ülke, şehir) e, a - after, to, according to
seit
den, dan beri -since, for
von
(kişi, bina, kurum) den, dan - from, of, by
zu
(kişi, bina, kurum) e, a - to, toward
Akkusativ
durch
içinden, arasından - through, by
für
için - for, by
gegen
karşı - against, about
ohne
-sız, -siz - without
um
çevresinde, etrafında - around
Dativ ya da Akkusativ
Değişken olan Präpositionlar (Wechselpräpositionen)
an
bitişik - on (dikey-vertikal), by, at the edge of
auf
üstünde (bitişik) - on (yatay-horizontal)
hinter
arkasında - behind
in
içinde - in, into, to
neben
yanında - next to, beside
über
üzerinde - above, over, across
unter
altında - under
vor
önünde - in front of, before
zwischen
arasında - between
2. Yön veren Präpositionlar
nach: (şehirlere, bölgeler, ülkelere, kıtalara- eğer önünde artikel yok ise)
nach Frankfurt
Frankfurt’a - to Frankfurt
nach Kanada
Kanada’ya - to Canada
nach Vancouver
Vancouver’e - to Vancouver
nach Deutschland
Almanya’ya - to Germany
nach Hause
eve - (to go) home
in: (bir yere, binaya, feminin ve çoğul ülkeler):
in die Stadt
şehire - to town, downtown
in die Vorlesung
derse - to the lecture
in die Deutschstunde
Almanca dersine - to the German class
ins Kino
sinemaya - to the movies
in die Schule
okula - to school
in die USA
ABD’ye - to the United States
Idiomatik kullanım
auf die Bank/ zur Bank
bankaya - to the bank
aufs Postamt/ zum Postamt
postanaye - to the post office
zum Bahnhof
istasyona - to the railway station
auf eine Party/ zu einer Party
partiye - to a party
ans Fenster/ zum Fenster
pencereye - to the window
an die Tür/ zur Tür
kapıya - to the door
an den Strand/ zum Strand
sahile - to the beach
zu: (kişinin evi veya işi, yer veya başka şehir, bölge, ülkeler
zum Arzt
doktora - to the doctor
zu Hertie
Herti’ye - to Hertie's
zur Bushaltestelle
otobüs durağına - to the bus stop
zum Beispiel
örneğin - for example
zu dritt/zu viert usw.
üçlü, dörtlü - in threes, in fours, etc.
zu Hause
evde - at home
zu Ende
son - over (at an end)
zu Fuß
yürüyerek - on foot
zum Geburtstag
yaş gününe - for one's birthday
zu Weihnachten/Ostern
Noel’e - for/at Christmas/Easter
zu Ihnen/dir
size, sana (yer olarak)- (to go) to your place
zum Frühstück
kahvaltıya - for/at breakfast
zum Essen/Schreiben
yemeğe, yazmağa - for eating/writing
ab und zu
ara sıra - now and then
zum Wohl!
sağlığına - (Here's) to your health!
auf: (resmi binalar, bürolar, parti-kutlama, düğün, vs.)
auf die Bank
bankaya - to the bank
auf die Post
postaneye - to the post office
auf eine Hochzeit
bir düğüne - to a wedding
aufs Land
kırsala, köye - to the country
auf eine Party
partiye - to a party
auf den Markt(platz)
pazar meydanına - to the town market
an: köşesine - (to the edge of)
Wir gehen ans Fenster
pencereye - to the window
an die Tafel
tahtaya - to the blackboard
an den Tisch
masanın üstüne - to the table
3. Verben mit Stammvokaländerung im Präsens –Şimdiki zaman çekiminde kökü değişen fiiller
i -> ei
e -> i
wissen (weiß)
essen (isst)
fressen (frisst)
geben (gibt)
nehmen (nimmt)
sprechen (spricht)
sterben (stirbt)
vergessen (vergisst)
werden (wird)
e -> ie
a -> ä / au ->äu
fern*sehen (sieht fern)
lesen (liest)
sehen (sieht)
anfangen (fängt an)
backen (bäckt)
ein*laden (lädt ein)
fahren (fährt)
fallen (fällt)
fangen (fängt)
halten (hält)
laden (lädt)
lassen (lässt)
laufen (läuft)
saufen (säuft)
schlafen (schläft)
tragen (trägt)
waschen (wäscht)
4. Verb-Präposition Kombinationen – Fiil Präpositon Birleşmeleri
Angst haben vor (+dat.)
birşeyden korkmak - to be afraid of
antworten auf (+acc.)
birşeye cevap vermek - to answer
arbeiten an (+dat.)
birşey üzerinde çalışmak - to work on
sich ärgern über (+acc.)
birşeye kızmak - to be annoyed with
bestehen aus (+dat.)
birşeyden meydana gelmek - to consist of
bitten um (+acc.)
birşey için rica etmek - to ask for
danken für (+acc.)
birşeye teşekkür etmek - to thank for
denken an (+acc.)
birşeyi düşünmek - to think of/about
einladen zu (+dat.)
birşeye davet etmek - to invite to
sich erinnern an (+acc.)
birşeyi hatırlamak - to remember
erzählen von (+dat.)
birşeyden anlatmak - to tell about
sich freuen auf (+acc.)
olacak birşeye sevinmek - to look forward to
sich freuen über (+acc.)
olmuş birşeye sevinmek -to be happy about; pleased with
gehören zu (+dat.)
birşeye ait olmak - to be among
glauben an (+acc.)
birşeye inanmak -to believe in
sich interessieren für (+acc.)
birşeye ilgi duymak -to be interested in
sich kümmern um (+acc.)
birşeye dikkat etmek, alakadar olmak -to look after
lachen über (+acc.)
birşeye gülmek -to laugh at/about
sprechen von (+dat.)
birşey hakkında konuşmak -to talk about
teilnehmen an (+acc.)
birşeye katılmak -to participate in
sich verlieben in (+acc.)
birine aşık olmak -to fall in love with
warten auf (+acc.)
birşeyi, birini beklemek -to wait for
wissen von (dat.)
birşeyi bilmek -to know about